Kültüralizmin ve kimlik politikalarının ortaya çıkardığı sonuçlarla birlikte yok edilen, yok olmakta olan ve yeniden inşa edilenleri sorguluyorum. Kimlikleri yüzünden yersiz-yurtsuzlaşan, kendine bir yer bulmakta zorlanan, sürekli gözetim altında bulunan toplumların ve mekânlarının değişimlerini gözlemliyorum. Tüm bu ortak tanıklık ve deneyimlerden ortaya çıkan kolektif belleği kullanarak da bu toplumlara, mekânlara ve bireylere bahşedilen rolleri irdeliyor, kendi bellek müzemi oluşturuyorum.